Bugüne kadar yazdıklarımız tek tek çıkıyor: THKP-C (Acilciler) örgütü 22 yıldan beri bulunmuyor. Bu örgütün adı kullanılarak neredeyse 30 yıl

öncesinden beri Hatay Kurtuluş Örgütü pazarlanmaya çalışıldı. Bir Suriye Arabı ve Alevisi olan Mihrac Ural, Cemil Esad ve Muhabarat’a

yaranabilmek için böyle bir örgütü tezgahladı. Ne ki, bu örgüt bir türlü kurulamadı. İsim olarak kaldı. Mihrac Ural’ın pek güvendiği Antakyalıların
önemli bir bölümü böyle bir örgütü reddettiler. Bunların başında Müntecep Kesici (Şıh) gelir. “Biz buraya Arap milliyetçiliği yapmaya gelmedik”

sözüyle başından beri örgütün Cemil Esad’ın ve Muhabarat’ın kollarına atılmasına karşı çıktı. Bu nedenle de bir provokasyonla öldürüldü.

Yıllarca Mihrac Ural’ın gölgesi olan Ali Sönmez de biraz geç olmakla birlikte uyandı ve Acilciler’in Arap milliyetçisi bir örgüte dönüştürülmesine

karşı çıktı. Ardından bilinen numara geldi; polis, hain vb. ilan edilmesi uzun sürmedi.

Ama nihayet örgüt kuruluyor, yalnız adı biraz değişik: “Türkiye Arap Halkı Konferansı Hazırlık Toplantısı” gibi kimsenin duymadığı bir isim, aslında Hatay Kurtuluş Örgütü’nün şimdiki ismidir, ya da hazırlık çalışmasıdır.

Önceden de belirtmiştik: Bu tür işlerin arkasında Muhabarat vardır. Mihrac Ural vardır. Onun parası ve yönlendirmesi vardır.

1978 yılında MİT ile anlaşarak Nebil Rahuma’yı yakalatması, Suriye’de Muhabarat ile çalışması, on devrimcinin (bunlar arasında Arap kökenli olanlar ve Aleviler az değildir) katili olması, örgüt parasını çalarak kendisine büyük bir servet yapması belgeleri ve hatta fotoğraflarıyla bu sitede açıklandı. (Ek olarak www.thkp-c-acilciler.blogspot.com a da bakabilirsiniz).

Bu sefil yaratığın şu anda ne yapmak istediği bizi ilgilendirmiyor. Antakya’daki devrimcilerin kendisi hakkında hiç de iyi şeyler düşünmediklerini kendisi de biliyor. Adana ve Mersin’den ise hiç söz etmeyelim. Bu sefilin birkaç müridi ve akrabaları dışında herhangi bir yandaşı bulunmuyor. Hiç kimse de “Arap halkının çıkarlarını savunmak” gibi numaraları da yutmaz… Hele de arkasında Mihrac Ural ve dolayısıyla Muhabarat var ise…

Biz bildiklerimizi açıkladık, kimse de bize “bizi neden uyarmadınız” diyemez. Zaten duymayan da kalmadı.

Bizi ilgilendiren, Hatay Kurtuluş Örgütü, Türkiyeli Arap halkı Konferansı gibi isimlerle birlikte THKP-C (Acilciler) adının açık ya da gizli olarak kullanılmasıdır.

Acilciler’in tarihindeki kara bir leke olarak bu adı kullanamazsın Mihrac Ural… Bu adı açık ya da gizli olarak kullandığın sürece tependen inmeyeceğiz. Daha elimizde açıklanacak nice belgeler ve fotoğraflar var. Seni bilmeyen kalmadı ama biz yine de seni ininin en dibine kadar kovalayacağız.

THKP-C (Acilciler) 22 yıl önce tarihe karıştı. Muhabarat’a yaranmak için ne halt edeceğin bizi ilgilendirmiyor. Ama tarihe karışmış bir örgütün adını -gizli ya da açık olarak- sana kullandırtmayacağız.

Bunu o küçük beynine iyice yerleştirirsen iyi edersin…