Şuanda 52 konuk çevrimiçi
BugünBugün287
DünDün878
Bu haftaBu hafta287
Bu ayBu ay46000
ToplamToplam10208054
Komünistler arasındaki mücadele PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Pazar, 10 Mart 2024 22:09


Bu mücadele çok boyutludur ve burada sadece farklı sosyalist devletler arasındaki mücadele konu alınacaktır.

1945’ten sonra dünya sosyalist hareketinin bölünmesi SSCB-ÇHC çatışmasıyla değil, Yugoslavya ile başlar. SSCB Stalin’in sağlığı döneminde Yugoslavya ile ilişkisini neredeyse keser.

Sonraki yıllarda dünya sosyalist hareketine iki odak noktası daha gelecektir: ÇHC ve Arnavutluk.

Bu dörtlü arasındaki kavganın değişik nedenleri vardır. Bunlar arasında sosyalizmin nasıl gelişebileceği konusundaki farklılıklar önemli yer tutar.

SBKP’ye göre barış içinde bir arada yaşanırken üretici güçlerin yarışması ve bu alanda kapitalizmin geride bırakılmasıyla sosyalizmin üstünlüğünün gösterilmesi belirleyici öneme sahiptir.

Bu anlayışın tersi gerçekleşti, üretici güçlerin geliştirilmesinde kapitalizm ağır bastı.

Çin Komünist Partisi için esas olan halk savaşlarının gelişmesidir.

Arnavutluk’un kendini örnek göstermekten başka sosyalizmin geliştirilmesi konusunda özellikle vurguladığı bir görüş olmamıştır. SBKP ve ÇHC’nin çizgisini onaylamamaktadır.

Yugoslavya’daki Komünistler Birliği ise sosyalizmin gelişme çizgisi konusunda kendi çizgisini dayatmaz. Yugoslavya, Hindistan ile birlikte Bloksuzlar Hareketi’nin kurucusudur.

Bunlar arasında en etkili olan SBKP’dir. ÇKP bütün çabasına rağmen sosyalist ülkelerden hiç birisini –Arnavutluk geçici olarak- yanına çekememiş, o zamanın deyimiyle üçüncü dünya ülkelerinde de etkinliği zayıf kalmıştır.

Peru’da Aydınlık Yol örgütü Çin çizgisindedir. Maoculuğun etkili olduğu ülkelerden birisi de Türkiye’dir. Maocu çizgi kendi anlayışının sonucunu hiçbir ülkede alamamıştır. 50 yıldır gerilla savaşı verdiklerini iddia ederler ama 50 metre toprak kurtaramamışlardır.

Arnavutluk dünya çapında en etkisiz ülkedir. En fazla taraftarı bizde Halkın Kurtuluşu saflarında bulunuyordu. Denilebilir ki HK’nin taraftar sayısı Arnavutluk Emek Partisi’nin üye sayısından fazlaydı.

En az 20 yıldan beri ise kendisini halen sosyalist olarak tanımlayan Çin, Vietnam, Laos, Küba ve Kuzey Kore arasındaki ilişkiler iyidir. Küçük sorunlar olabilir, bunlar önemli değildir. İyi ilişkilerin bence temel nedeni aynı sosyalizm anlayışının savunuluyor olmasıdır. Ülkelere göre farklılık göstermekle birlikte pazar sosyalizmi. Her ülkenin kendine özgü pazar sosyalizmi olacağı tarafların tümü tarafından kabul edilmektedir.

Kuzey Kore konusunu yeterince incelemediğim için bu belirlemeye ihtiyat payı bırakıyorum. Kim Il Sung’dan sonra reformlar yapıldığını biliyorum ama içeriklerini henüz yeterince öğrenmedim.

ABD saldırganlığı karşısında birlikte hareket etmek de önemlidir ama bu saldırganlık 1950’lerden itibaren sürekli vardı. Kore ve Vietnam savaşlarını hatırlayalım.

Rusya Federasyonu’nun sosyalist olmak iddiası bulunmamakla birlikte adı geçen beşliyle ilişkileri iyidir. Ukrayna savaşında İran’ın yanı sıra Kuzey Kore de Rusya Federasyonu’na hafif silahlar ve roketler vermektedir. Çin’in de silah katkısı vardır.

 

Bu barış ortamı ne kadar sürer bilinmez ama aynı sosyalist gelişme anlayışına sahip olunduğu sürece kolayca da bozulmaz.