Acilcilerin baş eğmez temsilcilerinden Halil Güven, çağımızın illet hastalığı kansere karşı sürdürdüğü direnişi 5 Mayıs sabah kaybetti.

12 Eylül paşalarının devrimcilerin iradesini teslim alma, rehabilite etme amaçlı işkenceleri Halil yoldaşa diz çöktüremedi. O Mamak cehenneminde baş eğmeyen örnek bir devrimci duruş sergiledi.

O her devrimci gibi dik durdu, dik yaşadı ve ölüme de dik yürüdü. O Mamak zindan direnişinin bir elin parmaklarını geçmeyen yiğit devrimcilerinin en önünde yürüdü. Ve az sayıda yoldaşı ile birlikte 12 Eylül işkencecilerini kahreden bir destan yazdı. Çelik iradesi ile işkencecileri dize getirdi. Adeta onları teslim aldı.

Şimdi onu yıldızlara uğurluyoruz. Onu sonsuzluğa gönderiyoruz. Biz ardında kalan yoldaşları ömrümüzün son anına kadar devrim idealimizin gerçekleşmesi için çaba göstereceğimize söz veriyoruz. Halil yoldaşın, özgür, demokratik, eşitlikçi, tüm halkların, tüm inançların kardeşçe bir arada yaşadığı, paylaşımcı adil bir Türkiye özlemini gerçekleştirene kadar, sınıfsız, sömürüsüz bir dünya kurulana kadar mücadelemiz aralıksız sürecek, devrim bayrağımız elden ele taşınacaktır.

Halil yoldaşın mücadele, kararlılık ve direniş bayrağı artık yoldaşlarının ellerindedir. O bayrak oligarşik diktatörlüğün burçlarına dikilene dek bu kavga sürecek, yoldaşlarımızın idealleri bir bir gerçekleştirilecektir.

Mamak’ın zalim işkencecilerine karşı diz çökmeyen Halil Güven yoldaş Kanser illetine yenik düştü. O fiziken aramızdan ayrıldı. Ancak onun manevi varlığı hep bizimle birlikte olacaktır.

13 Nisan günü yine bir zindan kahramanı olan İbrahim yalçın yoldaşı kaybettik, bugün de Halil Güven yoldaşımızı aynı hastalıktan yitirdik. Acımız katlanıyor. Dile getirmek istemesek te daha kaç yoldaşımızı çağın bu hastalığına kurban vereceğiz diye diken üstünde yaşıyoruz.

Türkiye devrim mücadelesinde en büyük bedelleri 68-78 kuşakları verdi ve vermeye de devam ediyor. Dün faili meçhullerde, işkencelerde yoldaşlarımızı kaybediyorduk. Bugün ise Hapishanelerin, sürgünlerin, aldatılmışlıkların, ihanetlerin bedelini ölümcül hastalıklarla ödüyoruz.

Ama bütün bu zalimliklere rağmen nasıl ki dün dik durmasını bildiysek, bugün de dik duracağız ve hiçbir zorluğa boyun eğmeyeceğiz. Biz ideallerimizi sürdürecek yeni bir kuşağın yetişmesine katkı yaptığımız sürece bu kavga sonsuza kadar sürecektir.

Halil Yoldaşımız bugün aramızdan fiziken ayrıldı. Ruhen, fikren hep aramızda olmaya devam edecektir. Acımız büyüktür. Her şeyden önce eşine, çocuklarına, yakın akrabalarına ve tüm yoldaşlarına baş sağlığı dileklerimizi iletiyor, tüm sevenlerine sabır diliyoruz.

Halil yoldaşımızın cenazesi 7 Mayıs Cumartesi Saat; 12.00 ‘de İstanbul Ataşehir’de bulunan Mustafa Kemal Cemevi’nden kaldırılacaktır.

TDAS PLATFORMU

5 Mayıs 2016