"mehraç" nereye koşuyor... Yazdır


Başlık aslında “Mehraç nereye koşuyordu” olacaktı.Ancak  önce gerekçe sonra huküm gerektiğinden hükmü geriye bıraktım.

Kişinin nereye koştuğu, seyir defterinde gizlidir.Seyir Defteri, gemicilikte kullanılan bir terimdir.Günce tutmada desek yanlış olmaz.Katettiği yolun seyir defteri koştuğu hedefin ip uçlarını verir.

Bu güne kadar onun hakkında anlatılanları seyir defterinin müsvettesi olarak dinlemiştim ,dinlemiştik.

Direk ve endirek teması olan herkes bunlardan haberdardır.

Bugüne kadar bu sitede yazılanlarsa  seyir defterinin tarihe yolladığı en büyük armağandır.Anlatılanlar ve yazılanlar içinde yanlışlar olabilir.Ama esasa ilişkin olarak inanıyorum ki YALAN yoktur.

Mihraç Ural;

Senin bir katil olduğun-Hırsız olduğun-Yalancı bir düzenbaz olduğun tartışmasız kabul gören hükümlerdir.Bu hükümler sadece sana geçmişte yoldaşım diyen insanlarda değil,  seni tanıyan, senin maceralarını dinleyen ve bu siteyi izleyen sol adına azıcık irfan ve izan sahibi olan herkeste vardır.

Bu sitede senin nerede basladığın, nereye ,nasıl geldiğin  senin deyiminle “hainler”tarafından kuşkuya yer bırakmayacak şekilde yazıldı.

Burada yazanlar ince iğneyle oya gibi işleyerek  NE OLDUĞUNU, NE OLMADIĞINDAN çıkardılar.

Fakat bitmedi .

Bitecek gibi de gözükmüyor.

Fuluu yerlerin sırları şimdilik SUSANLARDA GİZLİ.

Onlar da konuşacaklar.

Kimse kimseyi zorlamıyor/zorlamamalı.

Vicdanlarının zoru konuşturacak susanları da bundan eminim.

Acelemiz yok.

Tarihte gizli bir şey kalmamıştır.

Burada da kalmayacaktır.

Ekran netleşip sırlar sır olmaktan çıktıkdan sonra dosyan tamamlanmış olacak.

  

O “hainler” diyorsun

De.

Zararı yok.

Çünkü uymaz.Sırıtır.

Eğer onlar sana HAİN diyorsa ki

İzle. Bak nasil yerine oturur.

Evet bunlar yazıldı.Yanlız yazılmayan nereye koştuğundur.

Onuda ben yazayım.Okuyucu karar versin.

Seni yazan arkadaşların bir yanılgısıyla başlayım.

Genel kanı olarak diyorlar ki; Yaptıklarının unutulduğunu sanarak ACİLCİLER adını kullanıp yeniden sol yelpazede yer kapma derdindedir.

Paralel söylemler böyle okunuyor.

İtirazım burayadır.

Mihraç Ural adından emin olduğu kadar emindir ki; Sol yelpazede kendine zerre kadar yer olmaz.

Neden?

Bir deyim vardır.

DOĞUDA PUSU-BATIDA DÜELLO ESASTIR.

Kişi yasadığı coğrafyanın –kendini aşamamışsa- genel kurallarını genlerinde taşır.

Bakın katlettiklerine….

Hepsinde pusu vardır.

Cunku,katlettiklerinin hiç biriyle duello yapabilecek ne yürek ne de bilek  vardır.

Kaldırın yasal engelleri;

Mihraç Ural Türkiye'ye

DÖN-MEZ,

DÖ-NE-MEZ.

Devletten çok, onu sevgi seliyle(!) bekleyenler var ki……………..

……………………………………………………………………

Peki neyin peşinde?

Yaptıkları pislikleri örtecek,örgütten arakladığı mal varlığını koruyacak bir zırh peşinde.O da Suriye'de politik bir şemsiye ile mümkün. Gövdesi büyük beyni küçük aklınca Suriye'de politik bir kimlik edinme derdinden başka bir derdi yok.

Bu böyle biline.

Nereden mi çıkardım?

Bakın oynadığı oyunlara resmi görürsünüz.

Alevilik-Araplık.

Yani iki türküsü var.

İkisi de Armut üstüne!

Hatırlarsınız. Dini mezhebi milliyeti bilinmiyor demiştim.

Ey TC sınırları içinde yaşayan Arap Halkı…………

Sizi sizden çok düşünen,dağlarda ot yiyerek milyonlarca dolar biriktiren bu onderinize sahip çıkmadınız…..

Bu dava sizinse…………

Bakın önderinize (!)….

Çağrısına siz kulak tıkarken……..

Çankırı’dan mürütler getirdi Antakyaya………

Müteahit ÖMER GAZEL…

Sizlere yol şu elektrik getirerek enternasyonalist bir dayanışma için yollara düştü.

Yüzünün kararması  Samandag Belediyesi’ndeki  kirli  ilişkisinden değil….

Arap sevgisindendir (!)…………..

 

Ey Aleviler…..

Uyanın artık.

Suriye çöllerinde bir lokma bir hırka ile kurduğu arap çadırında bir Mehdi doğdu.

Sizler kulak tıkarken araplar gibi

Bir enternasyonalist daha türetti.

Sizleri hak yoluna cağıran……..

Eline Zülfikarı almış,

Namı değer

ÖMER ÖDEMİŞ………..

Adını bile değiştirdi ki siz rahatsız olmayın diye…….

Elli yıllık Ömer sizin için  oldu ÖNER……

 

Bilin kıymetini bu sahan parçasının………..

Her ana doğurmaz böyle bir yiğidi………..

Her ne kadar benim anam O…dese de

Mütevaziliğindendir. İnanmayın.

Böyle bir yiğidi kırk tane O.. bir araya gelse zor doğurur.

Sakın bu düzenbazın teki  demeyin onu  kendisi de  biliyor.

 

Onun derdi şu.

İki türku ve Suriye.

Aleviler azınlikta ve iktidardadır Suriyede.

Suriye’nin Hatay’ı kendi toprağı olarak gördüğünü bilmeyen duymayan var mı?

Suriye devletinin temel  ideolojisi  bu iki konuya odaklıdır.

Mihraç Ural’ın da iki türküsü Suriyenin bu  temel ideolojisiyle uyum ve eşgüdüm içerisindedir.

Ve bunları suriye borsasında pazarlayarak kirlerini örtecek bir zırh peşindedir.

Eldeki ekonomik gücü politik kimlikle taçlandırma peşindedir.

Ancak o zaman güvende hissedecektir kendini.

 

Ne ÖMER ÖDEMİŞİN alevilikle-ne ÖMER GAZELİN Araplıkla bir ilgisi vardır.

 

Alevilerde-Araplarda bu  sinek ikilisine kanacak kadar aptal değildir.

Geçin Arapları-Alevileri,bunların  ne eski yoldaşları içerisinde ne de Türkiye solunda  bırakın  solcu görülmesini insan olarakta sinek kadar itibarları yoktur.

Mihraç Ural bunları bilmiyor mu?

En az hepimiz kadar o da biliyor bunların ne mal olduğunu ve yanında olma nedenlerini.

 

Biliyorum soracaksınız.

Öyleyse niye?

Söyleyim.

Mihraç Uralın itiraf ettiği gibi “Türkiye derdi yok”

Arap ve Alevilik derdi var.

Oda Arapci  ve Alevici oldugundan degil.

Suriyede politik bir zırha ulaşabilmek için bunların  geçer akçe olmasındandır.

Onun için reklam önemli.

“Reklamın iyisi kötüsü olmaz”

Yanılıyor muyum Mihraç Ural?

 

Son pusuyuda (gözaltilar-süzme acilciler) bunun için tezgahladın.

Bir taşla iki kuş vurdun.

Suriye borsasına sürersin artık.

Bakın ben nasıl bir alevici ve arapçıyım diye.

İkinci kuşun ise.

Sana yük olan  “AZAPLAR”dan kutuldun artık.

Değil sana ulaşmaları adını dahi ağızlarına alamazlar.

Şimdi kaptırdıkları kuyruğu kurtarma derdindeler.

 

AZAPLAR dedim.Belki bilmeyenler vardır biraz açayım.Osmanlıda savaşa en önde onlar sürülürlerdi. Önde düşman arkada yeniçeriler.

Kaçma kurtulma şansları sıfır.

Kısaca;

KABAK TAŞA ÇARPSADA VAY KABAĞIN BAŞINA,TAŞ KABAĞA ÇARPSADA VAY KABAĞIN BAŞINA………….

Aklınca yine kazandığını sanıyorsun.

Gövden iri ama beynin küçük.

Attığın her adımdan aldığın her nefesten bu sitedeki “HAİNLER” haberli.

Bunuda bir yerlere yaz.Aklında olsun.

 

Dünya artık eski dünya olmaktan çıktı biliyorsun.

Tamamlanan dosyan Türkiye borsasında beş para etmez.

Suriye Borsasına  sürülünce ne getirir hep birlikte göreceğiz.

 Yolcu gidip yol mu kalıyor ?

Yol bitip yolcu mu kalıyor………….

 

İrfan Dayıoğlu da sana  çağrı yaptı.

Suriye çöllerine kurduğun  iki tuğlu Arap çadırı başına yıkılmadan “gel bu şansı kaçırma” diye

Unutma ki

Yokuşun dibinde( yükü çıkaracak öküze)  arpa kar etmez.

Sevgili İrfan;

Sen ne dersen de.

Sonuc degismez. O bildigini okur.

Yengeç yine yengeçtir.

Doğru yürümez.

Bu da böyle biline………….