Şuanda 72 konuk çevrimiçi
Sri Lanka'da solun yükselişi PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Pazartesi, 30 Eylül 2024 05:11


Anura Kumara Dissanayake’nin Sri Lanka’da devlet başkanı olarak seçilmesi, ülkenin siyasi ve ekonomik yapısında büyük bir dönüşümün işareti olarak kabul ediliyor. Marksist kökenli Janatha Vimukthi Peramuna (JVP) partisinin lideri olan Dissanayake, sol ve merkez sol partilerden oluşan geniş bir koalisyon olan Sol Birlik (National People’s Power - NPP) ile seçim zaferine ulaştı. Bu başarı, özellikle ülkenin 2022’de yaşadığı büyük ekonomik kriz ve sağcı politikaların bu krizi çözmekte başarısız olması nedeniyle halkın sol bir çözüme yönelmesiyle mümkün oldu.

Dissanayake’nin siyasi kariyeri, JVP’nin Marksist-Leninist köklerine dayanıyor. JVP, 1970’lerde ve 1980’lerde iki başarısız ayaklanma düzenleyerek devrimci bir yol izlemişti, ancak bu girişimler başarısızlıkla sonuçlandıktan sonra parti, parlamenter siyasete entegre oldu. JVP, bu süreçte ekonomik adalet, sosyal refah ve yolsuzlukla mücadeleye odaklanarak daha reformist bir çizgiye kaydı. Dissanayake, bu dönüşümün liderliğini üstlenerek partiyi halkın geniş kesimlerine hitap eden bir siyasi platforma dönüştürdü. Marksist teoriye dayanan bu platform, devletin ekonomideki rolünü güçlendirmeyi, kamusal hizmetleri genişletmeyi ve yolsuzlukla mücadeleyi hedef aldı.

Sol Birlik, 21 sol ve merkez sol partiden oluşan geniş bir koalisyon olarak Dissanayake’nin seçim zaferinde belirleyici bir rol oynadı. Bu koalisyon, devletin ekonomiye daha fazla müdahil olmasını savundu, özelleştirmelere karşı çıktı ve sosyal refah programlarını genişletmek için çaba gösterdi. Sol Birlik, Sri Lanka’nın bağımsızlığından bu yana yaşadığı en büyük ekonomik krizlerden biri olan 2022 krizine karşı halkın ihtiyaçlarına odaklanan bir çözüm önerdi. Yerli üretimi teşvik etmek, dış borçların yeniden yapılandırılması ve IMF ile yapılan anlaşmaların gözden geçirilmesi gibi politikalar da koalisyonun temel hedefleri arasında yer aldı.

Koalisyonun ana bileşenlerinden biri olan,Janatha Vimukthi Peramuna (JVP) dışında, işçi sendikaları, sosyalist partiler ve çeşitli sol örgütler de bu ittifakın önemli unsurları arasında bulunuyor. İşçi sınıfının haklarının korunması, sosyal güvenlik ağlarının genişletilmesi ve kamusal hizmetlerin artırılması, bu grupların temel politikaları arasında yer alıyor. Aynı zamanda tarım ve sanayi sektörlerinin yerli üretime dayalı bir yapıya kavuşturulması ve IMF’nin dayattığı kemer sıkma politikalarının hafifletilmesi de Sol Birlik’in stratejik hedefleri arasında yer aldı.

Sol koalisyonda 21 örgüt bulunmaktadır.  Koalisyonun ana bileşenleri şunlardır:

1.Janatha Vimukthi Peramuna (JVP): Marksist-Leninist kökenli bu parti, devletin ekonomideki rolünü artırmayı, yolsuzlukla mücadeleyi ve kamusal hizmetlerin genişletilmesini savunur.

2.Sri Lanka Sosyalist Parti: Sosyal refahın genişletilmesi ve devletin ekonomi üzerindeki kontrolünün artırılmasını savunan bir parti.

3.İlerici İşçi Sendikaları Federasyonu: İşçi haklarının savunulması ve kamu sektöründe istihdamın artırılmasını savunan bir işçi hareketi.

4.Sri Lanka Komünist Partisi: Merkezi planlamayı ve sınıfsal eşitlik esaslarına dayalı bir ekonomik sistemi savunan bir parti.

5.Tamil Demokratik Halk Cephesi: Tamil azınlığını temsil eden bir parti olup, sosyal adalet ve sınıfsal eşitliği savunmaktadır.

Tamiller birkaç gruptur ve geçmişte bunlardan birisi silahlı mücadele yürütürken diğerleri katılmamıştır. Bu grup silahlı savaşı kaybedecek ve politik etkinliği zayıflayacaktır.

Tamillerden çok sayıda kişi Avrupa ülkelerine göç etmek zorunda kalmış ve özellikle yürüyüşlerde örgütlü bir güç olarak yer almıştır.

Dissanayake’nin seçilmesi, ülkede sağ partilerin çözüm üretemediği ekonomik kriz ortamında sol partilerin halk nezdinde yeniden güç kazandığının bir göstergesi olarak görülmektedir. Geleneksel sağ politikaların krize çözüm üretememesi, halkın alternatif çözümler aramasına neden oldu. Dissanayake, sınıfsal eşitsizlikler ve yolsuzlukla mücadele konularında halka hitap eden güçlü bir lider olarak ortaya çıktı. Koalisyonun politikaları, özellikle ekonomik krizden etkilenen halk kitlelerine doğrudan yanıt verdi.

Dissanayake’nin vaatleri arasında IMF ile yapılan anlaşmaların yeniden müzakere edilmesi ve halkın çıkarlarına daha uygun bir borç yapılandırma süreci yer alıyor. Bu zorlu bir görüşme süreci olacaktır. IMF’nin ekonomik durumu kötü ve krediye muhtaç ülkelere yönelik ve ancak soygunculuk olarak nitelendirilebilecek tutumu bilinir.  Ekonomik reformların uygulanması ve halkın refahının artırılması, Sol Birlik’in hükümette ne kadar başarılı olacağını belirleyecek en önemli faktörlerden biridir.

Sonuç olarak, Anura Kumara Dissanayake’nin devlet başkanlığına seçilmesi, Sri Lanka’da sol siyasetin yeniden güç kazanmasının ve halkın ekonomik krizlere karşı sosyalist çözümler arayışının bir göstergesidir. Sol Birlik, sınıfsal eşitsizliklerle mücadele ve yolsuzlukla savaş üzerine kurulu Marksist politikaları ile halkın geniş kesimlerine hitap etmiş ve seçim zaferini elde etmiştir. Ancak hükümetin bu vaatleri ne ölçüde gerçekleştirebileceği ve ekonomik krizle başa çıkıp çıkamayacağı, Sri Lanka’nın siyasi ve ekonomik geleceğini şekillendirecek kritik konular arasında yer alıyor.

Sri Lanka’da Sol Birlik’in adayının devlet başkanı seçilmesi bir başka yönden de önemlidir. Ağır ekonomik sorunların yaşandığı ülkelerde yapılan seçimlerde genellikle soldan çok sağ ve hatta aşırı sağ oylarını artırır. Ekonomik krizle solun güçlenmesi arasındaki paralellik eskidendi; tersine örnekler de az değildir.

Umarız 22 milyon nüfuslu bu küçük sayılabilecek ülke bu konuda önemli bir adım olur.

Sri Lanka’deki devlet başkanlığı seçiminin diğer önemli yanı ise, sol güçlerin birlikte hareket edebilmesidir. Bizde sık kullanılan “sol birleşmelidir“ gerçekte boş bir temennidir. Hiç bir ülkede sol güçler birleşerek başarı kazanmamıştır. Onları başarıya götüren –Sri Lanka örneklerden birisidir- birlikte hareket edebilmektir.

Sri Lanka’daki devlet başkanlığı seçiminde Sol Birlik’i oluşturan 21 örgüt birleşmedi  ama birlikte hareket edebildi. Bu da belirleyici oldu.